AH BU GENÇLER

teknolojiUzun zamandır kalemi elime alıp günlük not düşemez olduğum günlerdeyim.Nasıl normal olabiliriz İnanın bende bilmiyorum.Her sokak başında karşılaştığım bir genç geleceğe dair tereddütlerimi artırırken nasıl rahat olunur bilemiyorum. Beni ürküten bu nesle karşılık ,göğsümü kabartan gençlerimiz de yok değil elbette ki. Zaten Ümit ettiğim bu güzelliklerin artması.Gençlerin üzerine işlemiş olan ergen iticiliği algısı normale çevrilmesi.Her birey ailesini temsil eder esasında,çocuğumuza bebeklikten itibaren neler katıyoruz peki ? Sabahları haldur huldur uyanıp onu kreşe kendimizi işimize zor atıyoruz, gün boyu hem özleyip hem endişelenip hem de onlar için çalışıyoruz!Peki akşamları arta kalan sürede ne kadar faydalı birey yetiştiriyoruz.

Onun karnını doyurup temiz giyindirmek elbette ki olması gereken bir durum,bunun dışında onun bireyselleşmesi hele ki faydalı bir birey olması için bize çok büyük görevler düşüyor.Böyle dediğimde bir çok anne baba ‘’zeki ve ilerde iyi bir işi olan evlat’’ olarak algılasa da burada asıl değinmek istediğim konu ; kendi kültürüne,ailesine ,milletine, vatanına yabancılaşmamış ,ötekileşmemiş bir bireyin yetişmesi. Hepinizin de bildiği gibi gençlerimiz farklı olmayı artık ötekileşmeyle karıştırmış durumda.Elbette ki her bireyin aynı olması beklenemez.Sonuçta kendi tarihimize baktığımızda da genç yaşta devlet adamlığı yapan hükümdarlarla sayısız coğrafyalar aşıp Anadolu’ya kadar gelmiş bir neslin evlatları olmanın onurunu taşıyoruz.Orta Asya’dan Anadolu’ya bizi tek bir düşünce tek bir görüş tek bir kişi getirmemiştir .

Tomris ananın merhametle dalgalanan kılıcı,İskit Diyarında AlperTunga, Ötüken’de Mete, Pekin’de Kürşat, Orhun Bölgesin’de İlteriş , Ordubalik’ta Bögü , Karahanli’da Satuk Buğra , Malazgirt’te Alp Arslan , Kudüs’te Eyyubi , İzmir’de Çaka, Diyarbakır’da Artuk Bey , Antalya’da Alaaddin , Karaman’da Mehmet Bey , Söğüt’te Ertugrul , İstanbul’da Fatih, Mısır’da Baybars , Cezayir’de Barbaros , İran’da Şah İsmail, Viyana da Süleyman , Nizam-ı Cedit’te Selim Filistin’i satmayan Abdülhamid , Çanakkale’de Seyit , Kuttül Amara da Halil Paşa olmuşuz.Şimdiyse Türk genci olmaya aciz bir nesil geliyor.Sokak başlarında kafeler de veyahut sosyal hayatın herhangi bir kısmında Apaçi kılıklı gençlerle geleceğini şişe diplerinde,kül tablalarında,bonzailer de söndüren bir nesille karşı karşıyayız.Sosyallikten geri kalmamaları için sınırsız sağlanan teknoloji haklarını sonuna kadar kullanan gençler kafalarını kaldırdıklarında gördükleri dünyanın onlara ait olmadığını düşünüyorlar.O kadar örneği var ki bunun, cebinde on pantolon alacak parası olan bir genç mağazadan pantolon çalarken yakalanıyor aile devreye girdiğinde gözü yaşlı anne sadece ‘benim kızım okul birincisi’ diyebiliyor.Üzgünüm ama anne babalar çalışkan ve başarılı olmak bir çocuk için asla yeterli değil.onu vicdanlı Azimli, tuttuğunu koparan, sözünde duran, durduğu yeri bilen, kendine duracak yer tayin edebilen bir birey olarak yetiştirmek elbette ki daha mühim.Bunu da anca kendi öz kişiliğimizi tam olarak tanıdığımızda yapabiliriz.Ben kimim neler yapabilirimi sürekli sorgulamalıyız.

Aslına uygun yetişmiş her genç geleceğin teminatı olacaktır . Bu öncelikte aile adına iyi bir gelecek yatırımı olsa da toplumumuz için kıymetli bir gelecek garantisi olacaktır. İlk kelimesi “oku”olan dinimizin de bize göstermiş olduğu yolları takip etmekte fayda var.Öyle ki Efendimiz (sav) bir çok Hadis-i Şerif’inde bilginin önemine dikkat çekmiş “bilgi ibadetten üstündür”diyerek aklı kullanmanın önemine vurgu yapmıştır.Burada Hz. Ali’nin “bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum” sözünü de hatırlatmak istiyorum.Zira gençlerimizin önce saygıyı öğrenmeleri şart.Onlara emek vermiş tek bir öğretmene saygısını ömür boyu yitirmemeli,vefalı bir birey olmanın erdemini yaşamalıdır.Gençlerimiz geleceğimizin teminatı ve elimizde onlar için yapacak çok alternatifimiz var.Örnek alınacak şanlı bir tarih,izlenilecek kutlu bir yol bunlardan sadece iki tanesi.Anne baba olarak bu iki yolu dosdoğru takip etsek bile kıymetli bir gelecek inşaa edebiliriz.Burada İman da yürekte,zeka da bizde demek istiyorum,bu bilinçle özgüvenli, zeki ,ahlaklı nesiller bırakabiliriz.Merhamet ve vicdan sahibi her birey toplumsal huzurun teminatı olacaktır.Burada Mustafa Kemal’in sözlerini hatırlatmakta fayda var ‘ Gençler ; Cesaretimizi güçlendiren ve sürdüren sizlersiniz. Siz, almakta olduğunuz terbiye ve kültür ile, insanlık değerinin, vatan sevgisinin en değerli örneği olacaksınız.’ Evet sevgili gençler bütün ümidimiz sizlersiniz. Bu memleketi,ülkeyi,bayrağı bir adım ileri taşıyacak olan gene sizlersiniz.Ve sen Türk genci yorulduğunda,bıktığında,tükendim dediğinde hep Ata’nın sözünü hatırla ; Muhtaç olduğun kudret damarlarında ki asil kanda mevcuttur!!

Sevgiyle kalın.

Melek KARA

Etiketler:, , , , , ,

Henüz yorum yapılmamış.

Yorum Yapın